









Study with the several resources on Docsity
Earn points by helping other students or get them with a premium plan
Prepare for your exams
Study with the several resources on Docsity
Earn points to download
Earn points by helping other students or get them with a premium plan
Community
Ask the community for help and clear up your study doubts
Discover the best universities in your country according to Docsity users
Free resources
Download our free guides on studying techniques, anxiety management strategies, and thesis advice from Docsity tutors
Tercuman ogrencilerinin universitede "ceviri eleştirisi" dersi icin gorulebilecek makaledir
Typology: Lecture notes
1 / 16
This page cannot be seen from the preview
Don't miss anything!
Hacettepe Üııiversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi Cilt: 18 i Sayı: 2 i ss. 1-
Doç. Dr. N. Herrin AKSOY*
Abstract Translation criticism involves a systematic deseription of a comparative analysis of the sour- ce and target texts. In such an analysis not only text structures but also systems of texts should be involved. Within this framework, a comparative analysis proposed by Raymond Van den Broeck has been adopted in this artiele to make a systematic deseription of the three translations of Mel- ville's Bartleby, The Serivener into Turkish for the purpose of forming an example for Trans- lation criticism. Key Words: Comparative Analysis, Source Text, Target Text.
Özet Çeviri eleştirisi, özgün metnin ve çeviri metnin karşılaştırmalı çözümlemesinin düzenli bir bi- çimde yapılmasını içerir. Bu çözümleme yalnızca kaynak ve çeviri metni degil, metinlerin ait ol- dukları dizgelerin de göz önüne alınmasını gerektirir.Karşılaştırmalı çözümlemenin amacı, çevi- ri metnin hangi unsurlann etkisi ~ltında yönlendirilerek dilsel göstergeleree hedef dile aktanldı- gını ve kaynak metinden sapmaların nedenlerini araştırmaktır. Bu makalede, yukanda belirtilen çerçevede. Raymond Van den Broeck tarafından önerilen karşılaştırmalı çözümleme yöntemi kullanılarak H. Melville'in Bartleby, The Serivener adlı eserinin Türkçe'ye yapılan üç çevirisi incelenecektir. Anahtar Sözcükler: Karşılaştırmalı Çözümleme, Özgün Metin, Çeviri Metin.
Giriş: Ça~daş çeviri kuramlannda ve çalışmalannda benimsendi~i şekliyle, çeviri eleştiri- si, genel çeviri kuramı, çeviri edimi ve çeviri amaçlı tüm uğraşlar çerçevesinde çok ve- (*) Hacettepe Oniversitesi Edebiyat Fakültesi Mütercim Tercümanlık BiJlümü (jıretim Oyesi.
Çeviride Çevirmen Seçimleri ışığında Çeviri Eleştirisi
rimli, gerekli ve önemli bir çalışma alanıdır. Günümüzde çeviri eleştirisi, yalnızca öz- nel, zevklerin ve sezilerin, beğenilerin bir aktarımı olmaktan sıyrılmıştır. Artık amaç çe- virinin, hem ürünün hem de sürecin, dizgesel bir anlatısını sunmak ve bunu yaparken çe- viri süreci ve ürünü hakkında bilinenleri ve bunlara dayanarak varılan nesnel yargıları ve öznel düşünceleri yansıtmak olmuştur. Belirli bir dil ve kültürde ya da, yazınsal veya akademik bir çevre içinde çeviri eleş- tirisine nasıl yaklaşıldığı, aynı zamanda çeviriye nasıl yaklıışıldığının, çevirinin nasıl de- ğerlendirildiğinin, görüldüğünün bir aynası olabilir. Örneğin, kimi ortamda çeviri eleş- tirisi edebiyatçılar ve dilbilimciler tarafından yapılırken, kimi ortamlarda çevirmenler birbirlerini öznel yargılarla değerlendirirler. Bazı çeviri eleştirilerinde çeviri sürecine ya da ürününe hiç değinilmeden adeta çevirisini temel alarak kaynak metin hakkında ge- nel bir düşünce ortaya konulurken, bazılarındaysa herhangi bir bulgu ya dayandırmaksı- zın belirli yargılara (örneğin çeviri yazarın biçemini yansıtmıştır ya da bir kaç küçük ha- ta dışında çok iyi bir çeviri gibi) varılmaktadır. Bunların yanı sıra hata avcılığına dönü- şen çeviri eleştirileri de bulunmaktadır. Bu tür çalışmalardaysa genelde nesnel ve dizge- sel ölçütler kullanılmamakta, çevirinin özgün metnin çok sadık bir aktarımı olması ge- rektiği anlatılmakta, hedef dil ve kültür, yazınsal gelenek göz ardı edilmektedir. Tüm bu farklı yaklaşımlar çevirinin, çeviri okuyucusunun, çevirmenin, çeviri akademisyeninin belirli bir dil ve kültür içindeki profesyonellik derecesinin, öneminin ve benzeri olgula- rın yansıtımı olabilmektedir (Karantay 1987: sı-ss, Paker 1983 : 13 ). Çeviribilirnde ortaya konulduğu şekliyle çeviri eleştirisi yapabilmek için bu uğraşın sınırlarını ve gerektirdiklerini çok dikkatle belirlemek gerekmektedir. Her şeyden önce eleştirmen çeviri uğraşını yakından bilmelidir. Çeviri uğraşının neler gerektirdiğini, çe- virmenin görevinin ne olduğunu, çeviri sorunlarının hangi yöntemlerle aşılabileceğini bilmeli, hedef dil ve kültürdeki çeviri geleneğini tanımalıdır. Ayrıca eleştirmen kaynak metni dizgesel bir şekilde dil, kültür, ileti ve yazınsal özelliklerinin üzerinde durarak in- celeyebilmelidir. Bunun devamında, aynı süreci karşılaştırmalı olarak çeviri metin üze- rinde gerçekleştirebilmelidir. Bu süreçlerin sonucu olarak ortaya çıkan verileri karşılaş- tırabilmeli, nesnel ve öznelolarak çeviri kuramı ve çeviri ve kaynak yazınsal gelenek- leri çerçevesinde değerlendirebilmelidir (Van den Broeck 1985 : 55-56). Sonuç olarak çeviri eleştirisinde karmaşık bir süreç yaşanır. Ön araştırma ve çalışma aşamaları olarak belirlenebilen adımlardan sonra ortaya özgün ve çeviri metinlerin an- latısını oluşturacak betimleyici bir model konmalıdır. Bu model ışığında ilk önce kay- nak metin incelenmelidir. Bir sonraki adım incelenen kaynak metni yansıtmak için uy- gulanması gereken eşdeğerlik ve yeterlik kavramlarını oturtmak, eserin yeterli bir çevi- risini ortaya koymak için neler gerekti~ini vurgulamak olacaktır, Üçüncü adımda aynı modelle çeviri metin incelenecektir. Dördüncü adımda karşılaştırmalı inceleme yapıla-
---, ~ ,---
Çeviride Çevirmen Seçimleri /şığl1lda Çeviri Eleştirisi
Çevirmen çeviri sürecinde böyle bir ilişkiyi sağlamaya çalışırken bunu başarabiIrnek için hem genel çeviri yaklaşımını, hem de çeviri sÜrecinde ortaya çıkacak çeviri sorun- larını aşmak için kullanacağı çeviri yöntemlerini çok dikkatle belirlemelidir. Bu bağlam- da çevirmenin seçimleri çok önemlidir ve kaynak ve hedef odaklı çeviri yöntemlerine değinmek gerekir. Kaynak odaklı yöntemlerde kaynak ya da özgün metnin belirli özel- liklerinin hedef metinde yansıtılması gerektiği benimsenir (Toury 1980:39:40). Böylesi bir yaklaşımda kaynak ve hedef metinler karşılaştırılır, sadık çeviri benzeri yaklaşımlar benimsenir. Hedef odaklı yöntemlerde çevirinin bir yeniden oluşturma süreci olduğu, bu süreci etkileyen hedef dil, kültür ve yazınsalortam gibi unsurlar betimlenir ( Toury 1984:78). Bu bağlamda, bu çalışmanın odak noktası hedef ya da çeviri dildir. Çeviri bu açıdan çok zor seçimlerin yapılmasını gerektiren bir uğraştır, ve bu çalışmamda amacım çevirinin düzeyini ve değerini saptamak, kaynak metni oluşturan unsurları ve kaynak metnin yarattığı etkinin hedef dilde nasıl aktarıldığını ortaya koymak üzere Herman Melville'in ünlü 'Bartleby, The Seriyener' adlı uzun öyküsünün Türkçe çevirilerini karşılaştırmalı olarak incelemek, bu sayede yazın çevirisi eleştirisi ile ilgilenenlere bir örnek sunmaktır. Örnek çeviriler, Çeviri Araştırmaları Okulunun kurucularından Ray- mond Van den Broeck'in dizgesel çözümleme yöntemi doğrultusunda ve bu yöntemin kendi dilsel ve yazınsal yapımıza uygulanması çerçevesinde incelenecektir. Çeviri eleştirisinin bir yöntem doğrultusunda incelenmesini savunan Van den Bro- eck, önce özgün metinle çeviri metnin karşılaştırmalı çözümlemesinin yapılması gerek- tiğini savunur. Bu çözümlemede yalnızca metinlerin dilsel yapıları değil, ait oldukları dizgeler de incelenmelidir. Batı yazın deneyiminden ve geleneklerinden farklı gelişen bir yazınsal ve kültürelortama sahip olan ülkemiz diline çevrilen eserlerin çevirilerini eleştirirken kaynak dilin ve çeviri dilin içinde bulunduğu yazınsal ve kültürel unsurlar göz ardı edilemez. Karşılaştırmalı çözümlemede amaç, kaynak metindeki anlamların, çevirmenin hangi seçimleri ışığında hedef dilde yaratılabildiğinin nedenlerini ortaya çıkarmaktır.Bu süreç içinde aşağıdaki noktalar önem kazanır: a) Eleştirmen, değerlendirme sürecinde çevirmenin dil ile ilgili seçimlerini bir bütünlük içinde ele almalı; b) Eleştirmen, çevirmenin hedeflediği okuyucu kitlesinin beklentisi ve beğenisine göre belirlediği çeviri yöntemini ortaya koyabilmeli; c) Eleştirmen, çevirmenin bu amacı gerçekleştirmeye yönelik seçimlerini ve tutum- larını belirleyebilmelidir (Van den Broeck 1985:54-63). Çeviri eleştirisi. bir yöntem çerçevesinde ilerleyeceğine göre, karşılaştırmalı çözüm- leme yapabilmek için kaynak metinden belirli kesitlerin seçilmesi gerekir. Karşılaştır-
Doç. Dr. N. Berrin AKSOY
malı çözümlerneye geçmeden önce Van den Broeck'un benimsenen modelini aktarmak gerekir. Van den Broeck' a göre ilk aşamada kaynak ve çeviri metinler karşılaştırılır, bu inceleme sesseL. sözcüksel, söz dizimsel düzeyleri ve dil degişkelerini. söz sanatlarını. anlatısal ve şiirsel yapıları ve metinsel imleri (noktalama işaretleri, paragraf düzenleme- si gibi). kurgusal özellikleri ve benzeri öğeleri kapsar. İkinci aşamada kaynak metinde bulunan özellikler çeviri metinde aranır ve bu bağlamda karşılaştırmalı dilbilim ve bi- çembilim yöntemleri ve bilgileri kullanılır. Üçüncü aşamada yeterli çeviriyi oluşturacak koşullar iki dilin ve kültürün olanakları çerçevesinde değerlendirilir ve olası sapmalar. ve kaymalar saptanır. Bu üç aşamadan sonra eleştirmen artık çevirinin nasıl, neden, ne amaçla ve ne sonuç- la yapıldığını. neden bu seçimlerin ortaya konulduğunu yanıtlamaya çalışacaktır. Bu bağlamda çeviri metin, dil ve kültür, yazınsal dizgiler ve çeviriyi çevreleyen tüm unsur- larla ele alınır. En son aşamada, betimleyici bir süreç olarak eleştiriye başlamış olan eleştirOlenin. çeviriye ve eleştiriye bakış açısı önemlidir. Bu bağlamda akademik bilgi, yazınsal biri- kim, dillerarası ve kültürlerarası aktarım ve anlama yetisi gerekmektedir. Bu beğeniden daha çok bilgiye, degerlendirmeden daha çok anlamaya bağlıdır. Bu aşamada verileri sunmuş olan eleştirmen seçimlerini, yargılarını ve bunların somut nedenlerini çeviri metni oluşturan tüm unsurlar kapsamında sunabilmelidir. Eleştirmen böylece hem nes- nel, hem de öznelolan bir değerlendirmeyi tamamlamış olacaktır. Bu bilgiler ışıgında Türkçe eleştirilerini Van den Broeck'un karşılaştırmalı çözüm- leme yöntemi doğrultusunda sunmaya çalışacağım eser, ünlü 19. yy. Amerikan yazarı HerOlan Melville'in (1819-1891) 'Bartleby, The Scrivener' adlı öyküsüdür. İnceleye- ceğim çeviriler aynı eserin dilimize Münir H. Göle tarafından 1991 yılında Bartleby, Lale Eren tarafından 1999 yılında Bartleby ve Yusuf Eradam tarafından 2000 yılında Katip Bartleby adlı çevirileridir. Karşılaştırmalı çözümlemeyi gerçekleştirmenin ilk aşaması olan yazarı ve eserin oluştugu ortamı, dil içi ve dil dışı etmenleri yerimiz elverdiğince tanımakla başlayalım işe. Flemenk ve İngiliz karışımı köklü bir ailenin oğlu olarak 1819'da New York'da do- gan Melville, 12 yaşında babasını kaybedince ekonomik sıkıntılar yüzünden okulu bı- rakmak zorundakaldı. Kısa süreliğine bir büroda sıradan bir işte çalıştıktan sonra 1839 yılında tayfa olarak denizlere açıldı. Ailesinden gelen deniz tutkusu, yaşamını ve eser- lerini şekillendirecekti. Melville, çalıştığı gemilerin koşulları yüzünden sık sık firar ede- rek denizcilik deneyimini 1844 yılında Boston'a varana dek sürdürdü. Denizde edindi- ği deneyimler ve gözlemler eserlerinin oluşmasını sağladı. 1847'de Elizabeth Shaw ile evlenerek Massachusetts'de bir çiftliğe yerleştiler. Komşusu olan ünlü yazar Nathaniel
Doç. Dr. N. Berı';ıı AKSOY
Öykünün karamsar ve umutsuz yönünü de Bartleby'nin bundan hiç de pişmanlık duymaması ve buna koşut olarak. avukat-anlatıcının Bartleby'i aklını oynatmış olarak
Bartleby, The Scrivener, inceleyeceğim çevirilerinde İletişim, Cumhuriyet ve Dost yayınlarınca dilimize kazandırılmıştır. 1990'lardan sonra yapılan bu çevirileri aynı ya- zınsal ve kültürel ortama sunuldukları için seçtim. Çevirmenler Münir H. Göle, Lale Eren ve Yusuf Eradam için deneyimli, yazınsal bilgi ve beğeni sahibi, toplumda yazın- sal faaliyetler içinde yer alan ve seçkinçevirmenler olduklarını Türkçe'ye hakimiyetIe- rinin kusursuz olduğunu hemen söyleyebiliriz. Yayınevlerinin de toplumda saygın bir yere sahip, toplumumuzun kültürel düzeyini ve yazınımızın çeşitliliğini ve zenginliğini arttırmak için uğraş veren kuruluşlar olduğunu söyleyebiliriz. Her üç yayınevinin ve çe- virmenlerin ortak amacı yazınımızı ve diliinizi zenginleştirmek, insanları birleştiren de- ğerleri çeviri yoluyla okura aktarmaktır. Çevirilerin çevirmen ve yayınevleriaçısından konumunu kısaca belirlemek, çeviri eleştirisi sürecinde çevirmenlerin seçirnlerini nele- rin yönlendirdiğini daha iyi anlamamızı sağlayacaktır.
İnceleme: Çalışmanın bu bölümünde kaynak metinden seçilen kesitler çevirileriyle karşılaştır- malı olarak verilecektir. Amaç, belirli bir eserin çevirilerini baştan sona inceleyerek kapsamlı bir eleştiri yapmaktan çok, bir çeviri eleştirisi yaklaşımını anlatmak, buna bağ- lı olarak bir yöntemi betimlemek olduğu için, eserin tümünü ya da Van den Broeck'un modelinde yer alan başlıkların tümünün dizgesel bir taramasını içeren bir çalışma şekli benimsenmemiştir. Eleştiri açısından çarpıcı olabilecek, çeviri sorunu içeren, üç çevir- menin seçimlerinin farklılıklarını yansıtan bölümler üzerinde durulmuş ve bu bağlamda örnekler incelenmiştir.
Sözcüksel ve tema düzeyinde bir örnek aşağıdaki şekilde verilebilir: 'Bartleby, The Scrivener' adlı öykünün anlatıcısı BEN, i. tekil şahıstır. Öykü Bartleby ile ilgili olma- sına karşın okur Bartleby'ı patronu olan avukat-anlatıcı aracılığıyla tanır. Avukat önce 'I am arather elderly man' diyerek kendisini, ardından da birer karikatür gibi çizilmiş Hindi, Zencefi! ve Cımbız'ı sunar. Öyküde avukat-anlatıcı dahil Bartleby dışındaki tüm kişiler adsızdır. Avukat, anlatıcı olarak öyküyü onun açısından izleyeceğimizi ilk parag- rafın ilk tümcesinde söze'I', 'ben' diye girerek belirtir. 'Ben' birinci tekil şahsıyla öy- küye başlayan Melville, 'Ah Humanity' ('Ah İnsanlık') diyerek de öyküyü bitirir. Öy- künün teması açısından başlangıçta avukatın bencilliği ve kendisine yarattığı dünya ile Bartleby'nin yaşamına girmesiyle gelişen olaylar sonucunda Bartleby'nin sembolik ola- rak kendisini tüm insanlığa bağlaması arasındaki ilişkiyi dilselolarak yansıtan bu kuBa- mmın çeviride korunması gerekir. Çevirmenlerimizin dil ve anlam arasındaki bu ilişki- yi hangi dilsel seçimlerle yansıttıklarına bakalım:
7
Çeviride Çevirmen Seçimleri ışığında Çeviri Eleştirisi
'Yaşını başını almış biriyim'. 'Ah İnsanlık'. Münir H. Göle 'Oldukça yaşını başını almış bir adam sayılırım'. 'Ah İnsanlık'. Lale Eren
'Ben yaşını başını almış bir adamım'. 'Vah İnsanlık' Yusuf Eradam Eradam dışında Göle ve Eren sayılır-ımşahıs takısını kullandıktan sonra 'Ben' de- menin gereksiz oldulunu. düşü~rektümcelerine 'Ben' ile başlamamışlardır. Oysa ki an- lam açısından vurgulama için 'Ben'i kullanmamız yararlı olur. Ayrıca Türkçe'de vurgu- lama için zamirin yüklemle kullanılan şahıs takısı olduğu yerlerde de kullanılabileceği- ni göz önüne alırsak Eradam' ın seçiminin öyküdeki dilsel kullanım ve anlama daha ya- kın olduğunu söyleyebiliriz. Dil değişkeleri düzeyinde bireydil kullanımı çeviri açısından sorun çıkarabilmekte ve çeviride yapılan seçimler romandaki kişilerin yansıtımı açısından önem kazanmakta- dır. Örneğin, kaynak metnin ilk paragrafında. avukat-anlatıcının dili dikkatimizi çeker. Kendisinin de en başta belirttiği gibi yaşlıca ve saygın bir beyolan avukat, babacan ve sevecen bir adam izlenimi uyandırarak yaşına ve mesleğine uygun bir dil kullanmakta- dır anlatısında. Virgüllerle ve yan cümleciklerle bağlanan uzun tümceler. Latince kö- kenli zarflar. yan anlatımlar. Latince köklü fiiller 'good-natured gentlemen' yani 'halim selim beylerin' paylaşacağı türden bir deneyimi ve bakış açısını yansıtır okura. Ağdalı ve abartılı dil kullanımı yalnızca 19. yüzyıl yazın biçeminden değil, avukatın yaşı ve ko- numundan kaynaklanmaktadır. Çevirmenierin, anlatıcının bu dil kullanımını ne derece yansıttıklarını inceleyelim: i am arather elderly man.The natureof my avocations,for the last thirtyyears, has broughtme into morethanordinarycontactwith what would seem an interestingand somewhatsingularset of men,of whom, as yet. nothing,thati know of, has ever be- en written-i mean,the law-copyists,or scriveners.i have known very manyof them, professionallyandprivately,andif I, pleased,I couldrelatedivershistories,at which good-naturedgentlemenmightsmile, andsentimentalsouls mightwcep. H. Melville (sf. 590)
Oldukça yaşını başını almış bir adam sayılınm. Otuz yıldır sürdürdügüm işin dogası, bildigim kadarıyla şu ana dek haklarında hiçbir şey yazılmamış olan, ilginç, hatta bi- raz tuhaf bir tür insan takımıyla sıradışı bir ilişki kurma noktasına getirdi beni- dava katipleri, bir başka deyişle, yazıcılardan söz ediyorum. İş hayatı ve özel yaşamları açı-
Çeviride Çevirmelı Seçimleri /şığmda Çeviri Eleştirisi
Eradam, avukat-anlatıcıyı okura tüm özellikleriyle yansıtmak amacıyla ve Mclvil- le' in çizdiği çizgiler çerçevesinde yaratabilmek için ağdalı, eski dil kullanan biraz da ba- bacan ve hoş sohbet bir avukatın, kendisine göre çok ilginç öyküsünü sunacak Türkçe anlatıma ağırlık vermiştir. 'Mesleğim icabı', 'nev-i şahıslarına munhasır', 'hakkında', 'halim selim', 'narin ve hassas canlar', 'hikaye' gibi sözcük ve sözcük grupları eski ve ağdalı Türkçe olup, avukatın kaynak metindeki dil kullanımını anımsatan bir aktarım oluşturmaktadır. Ağdalı ve eski bir Osmanlıca-Arapça karışımı dil kullanımıyla aktarı- lan biçem.g\inümüzde eski ve tutuk kalmamakta, tersine okura günümüzde çevremizde gördüğümüz yaşlı ve titiz hukukçuların kullandığı dili anımsatmaktadır. Kaynak metne sadakatten çok Türkçe'nin zenginliğini, deyişlerini kullanarak okura eski bir hukukçu- nun Türkçe'de kullanacağı dili yaratmaya çalışan Eradam, bu sayede Melville'in kendi okuru üzerinde yarattığı etkinin benzerini Türk okuru için yaratabilmiştir. Cümle yapılarının, noktalama işaretlerinin, uzun cümlelerin ve belirli dil değişkelc- rinin birlikte kullanımı kimi zaman aynı amaca hizmet edebilmektedir. Örneğin, Bart- leby'nin öyküde yarattığı ilk sorunu anlatan paragraftan alalım: it was ı.mthe thirdday i think,of his being with me, andbefore any necessityhad ari- senfor havinghis own writingexamined,that,beingmuchhurriedto completea small affair i had in hand,i abruptlycalled Bartleby. In my hasteandnaturalcxpectancyof instantcompliance,I sat with my head [...]. Imaginemy surprise,nay, my consternation,when, withoutmovingfrom his privacy. Bartleby, in a singularlymild, firm voice, replied. 'I would prefernotto.' H. Melville (sf. 595) Öykünün akışı içinde Bartleby ilk kez patronunu reddeder ve daha sonraları da gide- rek dozu artan bir biçimde pasif direnişini sürdürür. Avukat-anlatıcı için tam bir şaşkın- lık ve hayal kınklığı olan bu başkaldın, Bartleby'nin sembolik olarak tüm insanlık adı- na tekdüze, kısıtlayıcı ve yaratıcılıktan yoksun işine ve yaşamına bir tepkidir. Avukat- anlatıcı, Bartleby ile ilgili tüm düşüncelerini alt üst eden bu olayı, öyküde uzun, nokta- lama işaretleri, yan cümlecikler, sıfat ve zarfların sıklıkla kullanıldığı, eski ve ağdalı sözcükler içeren bir biçemle aktarır okura. Lale Eren'in bu bölümü nasıl aktardığına bakalım: Benimle birlikte olmasının üçüncü günüydü sanıyorum, yazdığı yazının incelenmesin- den önce başka bir iş belirmeden, elimdeki bir an önce tamamlanması gereken küçük iş için derhal Bartleby'e seslendim. Telaşım içinde ve bu isteğe derhal boyun eğeceği gibi bir doğal beklentim olduğundan... [...]. Bartleby'nin dokunulmazlık bölmesinden kıpırdamaksızın, garip bir biçimde ılımlı ama kararlı bir sesle 'yapmamayı yeğlerim' diye karşılık vermesi üzerine duyduğum şaşkınlığı, hayır dehşeti gözünüzün önüne ge- tirebilirsiniz. Çev. L. Eren (sf. 27)
10
Doç. Dr. iV. Herrili AKSOY
Lale Eren kaynak metinde kullanılan eski ve abartılı sıfat, zarf ve yüklemleri (hurri- edly, abruptly, consternation, proceed, prefer) sade ve yalın Türkçe kullanma seçimi doğrultusunda basit ve abartısız karşılıklarla aktarmış; gerektiği yerde yalın ve anlaşılır Türkçe kullanmak için metinde değişikliklere gitmiş (Örneğin: bir an önce, derhal, deh- şet, işe koyulmak, yeğlemek), devrik yan cümlecikleri ve tamlamaları düz .tümceler ha- linde çevirmiştir. Ayrıca 'telaşım içinde' karşılığı tümce içinde pek uygun durQ1amakta, 'duyduğum şaşkınlığı, hayır dehşeti gözünüzün önüne getirebilirsiniz' anlatımı avuka- tın duygularını ve heyecanını aynı etkiyle yaratmaktan uzak kalmaktadır. Münir H. Göle'nin çevirisine bakalım: İşe başladıgının üçüncü günüydü sanırım, yazdıklarının denetlenmesi gerekliligi he- nüz ortaya çıkmamıştı, elimdeki küçükişi bir an önce bitirmek için aniden.Bartleby'ye seslendim. Acelem oldugundan ve hemen harekete geçecegini beklediğimden,... [...]. Bartleby bulundugu yerden kımıldamaksızın, çok yumuşak ve kararlı bir sesle 'Yap- mamayı tercih ederim' diye karşılık verdiginde duydugum şaşkınlığı, yok, derin acıyı bir düşünün hele. çev. M. H. Göle (sf. 25) Çeviriyi ince.1ediğimizde Göle'nin Melville'in söz dizimini izlediği, kaynak metin odaklı bir çeviri yöntemi içinde noktalama işaretlerini aynen korumaya çalıştığı ve Türkçe'de akıcı ve sohbetimsi bir hava yaratma kaygısından çok kaynak metindeki söz- cüklerin ve tümcelerin aynen karşılıklarını verme çabasıyla 'before any necessity had arisen...' için 'yazdıklarının denetlenmesi gerekliliği'; 'without moving from his pri- vacy' için 'bulunduğu yerden kımıldamaksızın'; 'surprise' için 'şaşkınlık'; 'consterna- tion' için 'derin acı' gibi sözcüğü sözcüğüne karşılıklar kullanmayı seçmiştir. Metnin bütünlüğü içinde, Türkçe'de daha doğal ve akıcı olabilecek bir dil kullanma özgürlüğü- ne yönelmeyen Göle, kaynak metne bağlılık açısından kusursuz, ancak Türkçe'de kabul edilebilirlik ve okunabilirlik açısından ise yer yer zorlama gibi görünen bir dil kullanı- mı seçimi içinde olmuştur. Yusuf Eradam'ın çevirisine bakalım: Benimle çalışmaya başlayalı daha üç gün olmuştu sanırım ve onun yazdıgı bir metnin gözden geçirilme zorunlulugu henüz dogmamıştı, elimde acele tamamlanması gere- ken küçük bir iş vardı, hemen Bartleby'yi çagırdım. Telaşımdan ve emrime anında uyulacagını dogal olarak bekledigimden... [...]. Duldasında kılını bile kıpırdatmadan, yumuşak ama kararlı bir ses tonuyla 'Yapma- mayı tercih ederim,' diye karşılık verdiğinde nasıl şaşırdıgımı, daha doğrusu dehşete kapıldıgımı tahmin etmişsinizdir. Çev. Y. Eradam(sf. 30) Eradam, anlatıcı-avukatın sohbet havasındaki abartılı ve duygusal anlatımını aynı havayı yaratmak çabasıyla konuşma diline daha yakın bir Türkçe ile çevirmiş, anlatıcı- II
Doç. Dr. N. Berrin AI<$OY
.Seized' yüklemini 'tüm benliğime egemen oldu' karşılığıyla yan anlamlarıyla aktarmış, ses ve akıcılıkta uyum sağlamı.ştır. Münir Göle, 'melancholy' isminin Türkçe'de yerleş- miş olan 'melankoli' transkripsiyonunu tercih etmiş, 'çok güçlü' ve 'iç sızlatan' sıfat ve deyimleriyle' sardı' yüklemini açıklama yoluna gitmiştir. Eradam' ın 'ciğerimi dağlayan dayanılmaz bir melankoli' çevirisi ise, duygunun güçlü1üğünü halk edebiyatı, halk kül- türü çağrışımlarıyla daha etkili bir biçimde anlatır görünmektedir.
Çeviri eleştirisi çerçevesinde, iki dil arası örtüşmeyen veya kısmen örtüşün kip ve za- manlardan kaynaklanan çeviri sorunlarını da incelemek olasıdır. Örneğin, Bartleby, The Serivener'da Bartleby başkaldırısını 'I would prefer not to' dilek kipi kullanımıy- la duyurur. Bartleby'nin, çevirilerinde Lale Eren'ce. 'yapmamayı yeğlerim'. Göle'ce 'yapmamayı tercih ederim' ve Eradam'ca 'yapmamayı tercih ederim' aktarımıyla veri- len bu başkaldırıda sergilediği pasif direniş, aynı zamanda yaşamı ile ilgi tercihlerini de gözler önüne serer. Direnişini sadece bu sözcüklerle ve son derece kararlı ve sakin bir tavır içinde sürdüren Bartleby, kendini çevreleyen tekdüze ve insanın yaratıcılığını yok eden uğraşları yapmamayı tercih ederek, aynı anda da bu yolda yok olmayı tercih etmiş- tir. 'Yapmamayı tercih ettikleri' yüzünden eleştiriyi, itilip kakılmayı, hatta ölümü bile göze almış, tercihini reddetme yönünde kullanıp, bir anlamda tüm insanlık adına başkal- dırmıştlT. Çevirmen de Bartleby gibi tercihler yapmaktadır. Bu tercihler, çevirmenin içinde bulunduğu dilsel, kültürel ve sosyo-ekonomik çevre doğrultusunda ve öznel be- ğeni çerçevesinde oluşur. Yaptığı tercihler onu belki yok olmaya götürmez, ama göze aldıkları arasında, en azından yaptığı çevirinin eleştirilebileceği gerçeği de vardır.
Çeviri eleştirisi çerçevesinde biz de çevirmenleri eleştirmeyi göze alarak, ancak biri- ni diğerine 'tercih etmek' yerine her üç çevirmenin de izlediği yolu bilimsel bir yöntem- le saptamak üzere yürüttüğümüz bu incelemede çevirmen Münir H. Göle için kaynak metne bağlılığı ön plana alarak çevirisini kaynak metin odaklı yapmayı seçtiğini, Türk- çe deyim kullanımlarına, okura daha yakın gelecek karşılıklara yönlenmediğini, kaynak metnin söz dizimine ve noktalama işaretlerine, cümle kuruluşlarına sadakati, daha özgür- ce bir Türkçe kullanarak eseri Türk okuyucunun önüne götürmeye seçtiğini söyleyebili- riz. Öte yandan Lale Eren sade ve yalın bir Türkçe yaratmayı, Yusuf Eradam ise Türk- çe'yi daha özgürce kullanarak okura yakın gelen, ağdalı deyimlerle, Türkçe'nin zengin- liğini gösteren ifadelerle dolu, akıcı ve doğal bir anlatımı tercih etmişlerdir. Çeşitli cüm- leler düzeyinde de bu görüşlerimizi desteklemek için şu örnekleri inceleyebiliriz: But indeed,i mightas well have essayedto strikefire with my knucklesagainstabit of windsorsoap. H. Melville (sf. 598) Ama bunun parmaklarıma sabun sürterek ateş yakmaya çalışmaktan farkı yoktu. çev. M. H. Göle (sf 31)
13
Çeviride Çevinnen Seçimleri Işığmda Çeviri Eleştirisi
Ancak bu, sabun köpüklerinden balonları tutmaya çabalamaktan farksız gibiydi. çev. L. Eren (sf. 34) Ama nerede? Deveye hendek atlatmak daha kolaydır. Çev. Y. Eradam (sf. 36)
'To strike fire with my knuckles against a bit of Windsor soap' deyimi Göle tarafın- dan özgün metindeki sözcüklerin sözcüğü sözcüğüne karşılıkları verilerek çevrilmiş ve Türkçe'de hiçbir anlam ifade etmeyen ve avukat-anlatıcının duygularını okura iletme- yen bircümle oluşmuştur.
Öte yandan Lale Eren, deyime deyimle karşılık vermeye çalışmış, ancak yeni ve sa- de dil kullanma çabasıyla Türkçe'de olmayan, okunması ve anlaşılması zor bir deyim bulmuştur. Eradam'ın çevirisine baktığımızda kaynak metindeki deyimin karşılığının, Türk- çe'de tüm etkisi ve anlamlarıyla birlikte ve halk dilinde sıklıkla kullanılan bir deyimle verildiğini görüyoruz. Örneklerimizi ve incelernemizi sürdürelim: Luckily i had my key with me: butuponapplyingit to the lock, i foundit resistedby somethinginsertedfrom inside. H. Melville (sf. 600) Şansıma anahtar cebimdeydi, ama kilide sokmaya çalışmca, içerden bir şeyin karşı koydugunu farkettim. Çev. M. H. Göle (sf. 36) Şans eseri anahtarım yanımdaydı, ancak kilide soktugumda içerden sokulmuş bir şe- yin karşı koydugunu gördüm. Çev. L. Eren (sf. 39) Tesadüf bu ya anahtarım da yanımdaydı; ama kilide soktugumda, içeriden deligi bir şeyin tıkadıgmı anladım. Çev. Y. Eradam(sf. 41) Göle'nin çevirisinde söz diziminin aynen izlendiğini, sözcüğü sözcüğüne karşılıklar- la anlatırnın aktarıldığını; Eren'in çevirisinde yalın, kısa ve basit bir anlatırnın tercih edildiğini, Eradam'ın çevirisinde ise kaynak cümle Türkçe'de nasıl söylenecek se öyle çevrildiğini görüyoruz. Yinelernek gerekirse, çevirmenlerimizin üçü de farklı amaçlar ve hedefler doğrultu- sunda yönlendirdikleri çevirilerinde farklı sonuçlara ulaşmışlardır. Kaynak metne bağ- lılık kaygılarıyla Bartleby, The Scrivener'i Türkçe'ye çeviren Göle, yer yer Türkçe'ye aykırı ve kulağa zorlama gibi gelen ve yer yer çeviri kokan bir metin yaratmayı tercih etmiş; Lale Eren duru, sade ve akıcı bir Türkçe'ye ulaşma çabasıyla arada yavan ve Mel-
14
Çeviride Çevirmen Seçimleri ışığında Çeviri Eleştirisi
YARARLANıLAN KAYNAKLAR
Birinci Kaynaklar:
Melville, Hennan Melville, Hennan.
Melville, Hennan 1985
Bartleby çev. Münir H. Göle. İstanbul: İletişim Yayınları Bartleby çev. Lale Eren. İstanbul: Cumhuriyet Kitip Bartleby Çev. Yusuf Eradam. İstanbul: Dost Kitabe- vi Yayınları Bartleby, The Scrivener içinde Concise AntholOK)' of American Literature New York: Maemillan Publishing Company.590-
Melville, Hennan
İkinci Kaynaklar: Arvin, Newton 1988
Toury, Gideon 1980
'Herman Melville' içinde Short Story Criticism Vol. i. La- urie Harris and Sheila Fitzgerald (Eds.) Detroit: Gale Rese- areh Company 310-311. 'Second Thoughts on Translation Criticism' içinde The Ma- nipnlation of Literature: Studies in Literary Translation Theo Hennans (Ed.) New York: St. Martins Press. 54- 'The Concept of Shift of Expression in Translation Analysis' içinde The Nature of Translation: Essays on the Theory and Practice of Literary Translation James Holmes (Ed.) The Hague: Mouton. 78- In Search of a Theory of Translation. Tel Aviv: Porter Institute for Poeties and Semioties. 1984 "Translation, Literary Translation and Pseudotranslation," E.S. Shaffer (Ed.) Comparative Criticism 6, Cambridge: Cambridge University Press, 73-85. 1988 içinde Translation Studies: An Integrated Approach Mary Snell Homby, Amsterdam, Philadelphia: John Ben- jamins. 1993 Translation Theory and Practice: Reassembling the Tower Lewistonl QueenstonlLampeter: The Edwin Mellen Publishing Company. 1-
Broeck, RaymondVan den 1985
Popovie, Anton 1970
V enneer, Hans
Wili, Frederic
16